MSN , bilgisayarı açtığınızda Internet ile birlikte en çok kullandığınızdır programdır belki de... Bunu kullanan insanları birçok yönden ele almak istedim...En azından kendi rastladığım insanlar üzerinden bunu denedim...
Diyenler Köşesi:
MSN’e “mesene” diyenler : Hiçbir kaygısı olmayan insan modeline örnek olarak gösterilebilir...Hayattaki amaçları doğrultusunda sağa sola sapmadan ilerliyorlarmış izlenimi verirler...”Mesene” diyen insanın İngilizce’yle pek arasının olmadığı aşikardır ama bunun yanında bundan gocunduğunu da söyleyemeyiz...
Buna ek olarak → Bu tarz insanların “sörvır” olarak okunan kelimeye “ser-ver” dediklerine sıkça rastlanmıştır...Örnekler “knight” – “KInayt” ve “kİY” yerine “key” örnekleriyle de pekiştirilebilir...
MSN’e “emesen” diyenler : Aslında son derece normal görünmesine karşın , her türlü gizliliği barındıran tipler bu gruba girebilir...Belki kendi kendilerine “Mesene” demek hoşlarına giderken , dışarıya “emesen” demeyi yeğliyor olabilirler...Yine de "sıradan”dırlar bu insanlar...
MSN’e “meSEncır” diyenler : Öğrenmeye açık , ama zora geldiği zaman da bu öğrenme hevesinin balon gibi sönüp gittiği insanlarda görülebilir bu kullanım...Kulaktan dolma bilgiye “doğru” gözüyle bakmanın bu insanlar üzerinde etkisi olduğu söylenebilir,keza savunduğu bir fikrin doğru olup olmadığını araştırma eğilimi de bu insanlarda görülmeyebilir...
MSN’e “emesencır” diyenler : Ki varsa böyle bir topluluk , süper olduklarını düşünüyorum...Standartlara uymayan , yaşamdan zevk alan tipler bu tipler olsa gerek...
MSN’e “mesıncır” veya “emesen mesıncır” diyenler : Tamamen kusursuz olduklarını düşünen tipler olsa gerek bunlar...Zaman zaman ben de bu gruba girme gafletine düşüyorum...Bazen çok “doğrucu” oldukları için sıkıcı olabiliyor bu insanlar...En güzeli mükemmeliyetçi olmamak...
Yazı stiline göre:
Yazı rengi zaman zaman değişebilen veya sürekli aynı rengi kullananlar : Manidardır bu tür insanlar çünkü bir rengin onları yansıttığını düşünürler ve bu rengin uğurlu geldiğini bile iddia edebilirler...Tanınmaları açısından iyidir , o renkle yazdığı için bi süre sonra o kişiye alışırsınız “o” ve “onun yazı rengi” diye...
Yazı tipini yıllardır aynı tutan ve rengi de siyah olanlar : Bu kategoriyi çok değerlendirmeye gerek yok aslında fakat çıkarım yapmak gerekirse herhalde sabırlı(veya sabırlı olmayı öğrenen) tipler olarak görebilirim onları...Kararlılar mı değiller mi bu kesin değil...Bazen takıntılı olduklarını söylemek de yanlış olmaz...Bu gruba kendimi de dahil ediyorum...”Verdana Kalın 10”...
Yazı tipini hiç önemsemeyen sürekli başka bir yerden oturum açıyormuş izlenimi verenler : Gerçekten önemsemeyen insanlardır , hızlı konuştukları düşünülebilir...Hayatı anında tüketip yenisi için acıkmaya başlayan tipler olarak niteleyebilirim...Üşengeç olduklarından değil fakat öyle olmaya çalıştıklarından olsa gerek yazılarının anlaşılabilir olması için uğraşmazlar...Bozuk bir klavyeye sahipmiş izlenimi bırakırlar...
Yazarken her bir kelime için veya her bir cümle için “Enter” a basmayı sevenler : Aslında buna “öyle alışmış insanlar” demek gerekir...Karşısındaki insan için bu, haberlerde sağ veya sol sütunda aşağı doğru süzülen bildiriymiş gibi göründüğü için , rahatsız edici boyutlara ulaşabilir...Yaptıkları hareketlerde çoğu zaman dikkatsiz olduklarını ve uyarıldıklarını anlayabilirsiniz...
Yazdığını okutmakta diretenler : Sürekli olarak parmakları “ctrl” ve “v” tuşları arasında olan inatçı tipler olarak algılanabilirler...Yazdıklarının okunmadığını düşünmeleri onlarda ileride paranoyak eğilimleri artırabilir...
Yazarken çok bekleyen tipler : Şimdi bu tarz insanlar ikiye ayrılıyor : Birincisi gerçekten çok yavaş yazanlar ve “on parmağa” yakın kullanamayan insanlar (“ay ben yavaş yazıyorum kusura bakma” en çok kullandıkları özür ifadesidir) , ikincisi de özellikle karşı tarafı düşünmeye sevkeden veya gerçekten karşı tarafı gıcık edip heyecanlandıran tipler olabiliyorlar...İnsanı asıl manyak eden bu gruptur herhalde...
Her kelimenin ve cümlenin ardına “:D” koyanlar : Gerçekten sıkılmış veya sıkıcı insanlardır...Cümlede vermek istediği anlamı tam veremezler ve sıkıntı yaşarlar bunu da telafi etmek için “ :D” koyarlar yine de başaramazlar...Tam bir “kaybeden rolünü oynamak” diyebiliriz bu durum için...
Sürekli “smiley” ve özel efektli yazıyı tercih edenler : İnsanı canından bezdirici özelliğe sahip insanlardır...Özellikle her bir durum için ellerinde bir "smiley" bulunur...Diyelim çok sevinçli bir durum mu söz konusu hemen dans eden kız , ponpon ve daha bir ton gerizekalı şeylerle ekranınızı süslenmiş olarak bulabilirsiniz...
Kısa kısa durumlarına göre:
Çevrimiçi : Gayet hoş insanlardır , yeşil renk bir huzur mu veriyor bilmiyorum da insanları MSN’de daha samimi yaptığı bir gerçek bana göre...
Meşgul : “Ne idüğü belirsiz” insanlar için geçerli bir durumdur...Ne yaptığını bilemezsiniz arada kalmış insanlara da örnek olabilir...
Dışarıda : Benim en çok kullandığım , aslında samimiyetten uzak ama gerektiğinde konuşmayı yeğleyen insan modeline örnek olabilir...Bazen dışarda modunu cidden dışarda olarak algılayıp bu insanların konuşmaları için diretmemeniz gerekir...
Çevrimdışı görün:Kaçak oynarlar...Birçok seveni veya düşmanı olan tiplerdir , hayata nötr kalamazlar...Bazen sıkça konuştuğu insanların bile onlarla görüşmesini engelleyerek kendilerini altın tahtta oturuyor sanabilirler...Sadece kendileri istedikleri zaman konuşma başlatarak biraz olsun “bencil” zannedilebilirler...
Yokum diyenler: En nefret ettiğim gruptur...Bilgisayar başında olmasalar dahi programı açık tutarak ne yaptıklarını hiçbir zaman öğrenemediğimiz insanlardır...
Boşta , telefondan giren , bilmem ne’den oturum açanlar : Bende konuşma isteği bırakmayan tiplerdir , üzülsen olmaz gülsen olmaz,konuşsan hiç olmaz...
Otomatik İleti bırakıp kaçanlar : Benim de içinde bulunduğum grup , bazen güzel bazen kötüdür ama sanırım yaşamı kolaylaştırır biraz olsun...
Nickleri’ne göre’ye özellikle girmek istemiyorum çünkü binlerce tip var çok spesifik olacağı için ele almadım...Sonunda sustum şimdi biraz düzenleyim yazıyı bakalım...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum galiba:
en önemli noktalardan birini atlamışsın; "çok mutsuzum çok kötüyüm hiç biriniz sakın bişey yazmayın" diyenler. e madem konuşmak istemiyosun niye onlinesın deve?? :D
ayrıca şu var ki, bence her kelimede entera basanlar özgüvensiz, yazdıklarının okunmadığını düşünen, ya da heyecanlı, uzun uzun cümle kuramayıp yerine sürekli spam modunda takılan, ya da klavyesindeki bir rahatsızlıktan dolayı space tuşuyla enter tşunun yeri değişmiş tiplemeler.
ha ayrıca 1000 kere titreşim gönderenleri de unutma. bence bunlarda da bir ego savaşı gözlemleyebiliriz, içten içe s.klenmediklerini düşünürler ama ben üstünüm, o yüzden bana cevap verceksin dercesine üstelerler yazdıklarını. gerçek hayatta karşınıza gelse 2 dakka dikkatinizi başka tarafa çevirseniz yakanızdan tutup silkcek gibidirler bu kişiler. ya da başka bişeye baksanız suratınıza yumruğu geçirceklerdir sanki.
Onların "yokum" diyenlerden hiçbir farkı yok benim gözümde :)
Space ve enter aslında çok da uzak değiller Cem ,bu bir melekeler sonucu gelişen bir durum :P
Evet unuttuğum bir grup da onlar , fakat derinine indiğimde çevrimdışı olanlar ve titreşimcilerle ilgili sayfalarca yazmam gerekebilir :P
:) sıkıcı yada sıkılmış insan gibi gülesim geldi:D:D:D Ayrıca birde şu webcam mevzu var cam(kem) demeyi bilmiyorlar o küçük cihaza bildiğimiz cam yakıştırmasını yapanını gördüm şahsen dumurum anlatamam:):):):):) _
A:Abi cam varmı sende_
B: Var abi buzlusuda var ,düzüde,arzu edersen desenliside ,kapıyamı, pencereyemi lazımdı...
Sevgiler....
(: Unuttuğum belki birçok garip insan vardır daha...Cam diyenler işte mesene diyenlerle aynı :P
Yorum Gönder